Son Blog

10 Aralık 2011 Cumartesi

Sedef Hastalığının Psikolojik Yönleri

Sedef hastalığı (psoriasis), öncelikle deriyi tutan kronik, inflamatuar (iltihabi reaksiyon oluşturan) bir hastalıktır. Her yaşta görülebilir ve kadın ve erkeklerde eşit sıklıktadır. Tipik olarak deride pullanma gösteren kırmızı renkli, kalınlaşmış plaklar görülür. Bu deri bulguları sıklıkla günlük yaşamı olumsuz etkiler.
 Sedef hastalığının şiddeti derideki lezyonların yoğunluğu ve yaygınlığı ile belirlenmektedir. Hasta açısından ise önemli olan hastalığın, günlük fiziksel, sosyal ve psikolojik fonksiyonlara olan etkisidir. Bazı hastalar, hastalıkları objektif olarak hafif olmasına rağmen, günlük yaşamlarına olan etkilerini çok şiddetli yaşarlar.

Yetişkin sedef hastalarında hastalığın başlangıcı ya da alevlenmesinde psikososyal etmenlerin tetikleyici etkisi %40-80 oranındayken, çocuk sedef hastalarında bu oran %90’dır.

Sedef hastalığının alevlenmesi ile stres faktörleri arasında tam bir bağ kurulamamıştır. Bunun nedeni yaşanan olaydan çok, olayın kişide yarattığı etkinin ve kişilerin stresle başa çıkma mekanizmalarının farklı olmasıdır. Buna karşın hastalığın alevlenmesinde stresin oluşturduğu etkinin ürtiker, akne, saç dökülmesi ve ekzema gibi cilt hastalıklarına göre daha fazla olduğu bilinmektedir.

Sedef hastalığının alevlenmesinde psikolojik faktörlerin etkisi olduğu gibi, hastalığın kendisi de psikolojik sorunların ortaya çıkmasına neden olabilmektedir. Ayrıca psikolojik stres sedef hastalarının tedaviye yanıt vermelerini de önemli ölçüde etkilemektedir.


SAĞLIKLA İLİŞKİLİ YAŞAM KALTESİ
Sağlıkla ilişkili yaşam kalitesi (SYK), bir hastalığın hastanın günlük fonksiyonları, yaşam ve sosyal amaçları ile kendini iyi hissetmesi üzerine yarattığı etkilerin hasta tarafından algılanışıdır. Hastalıkla ilişkili stres, SYK’nın sedef hastalarının çoğunun önemli problemi olan bir boyutudur. Hastalıkla ilişkili stres, çevredeki kişilerin sedef hastalığına karşı gösterdikleri tepkinin algılanışına ve hastalığın kişisel ilişkilere olumsuz etkisine bağlıdır. Hastanın yaşam kalitesinde görülen etki çoğunlukla hastalığın şiddetiyle doğru orantılıdır, ancak bazı hastalarda hastanın algılaması klinik şiddeti yansıtmamaktadır. Sedef hastalarında sağlıkla ilişkili yaşam kalitesi önemli ölçüde bozulmaktadır.



DUYGUSAL YÜK
İnsanlar için cilt psikolojik ve sosyal olarak çok önemlidir. Birçok kültürde insanın kendini algısı ve iyi hissetme halinde, özgüveninde ve çevreyle ilişkilerinde cildin sağlıklı olması çok önemli rol oynamaktadır. Sedef hastalığı gibi ciltte lezyonların olduğu hastalarda genellikle vücut algısı kötü ve öz saygı düşük olmaktadır.

Sedef hastalığı fiziksel etkilerinin yanı sıra hastaya duygusal bir yük de getirmektedir.

Depresyon, anksiyete, obsesif kompulsif bozukluklar ve alkol bağımlılığı gibi çeşitli ruhsal hastalıklar sedef hastalarında sık görülmektedir. Sedef hastalığının duygulanım bozuklukları ve tedavileri ile ilişkisi çok yönlüdür.2 Depresyonu olan sedef hastalarının çoğunda hastalıklarıyla ilgili birçok stres deneyimi ve tedaviden hoşnutsuzluk söz konusudur.1 Sedef hastalığı, normalde kaşıntılı bir hastalık değildir ancak depresyon şiddeti arttıkça kaşıntı şiddeti de artmakta ve antidepresan tedavi ile kaşıntı ve uykusuzluk yakınmaları ortadan kalkmaktadır.

Bazı hastalar sedef hastalığı ile baş etmek için toplumdan kaçınma alkol kullanımı ya da aşırı yemek yeme gibi yollara başvurmaktadır. Bu da kalp hastalıkları, obezite, diyabet gibi diğer ciddi problemleri birlikte getirmektedir.

Sedef hastaları utanma ve çaresizlik duyguları yaşadıklarını belirtmektedirler. Ancak bu psikolojik bulgular hastalığın şiddeti ve fiziksel etkileri kadar dikkate alınmamaktadır. İnsanların bu hastalığın nedeniyle ilgili yanlış algıları ve sosyal damgalanma duygusu hastanın öz saygısını azaltmakta ve psikolojik sorunlara katkıda bulunmaktadır. Tedavinin yetersiz kalması ve kesin çözümlü bir tedavisinin olmama gerçeği de bu problemleri artırmaktadır, tüm bunların sonucunda da depresyon ve anksiyete ortaya çıkmaktadır. Hastanın psikolojik sorunları anlaşılıp çözülünceye kadar bu döngü devam etmektedir.

Tüm bu psikososyal etkiler sedef hastalığının hem deri belirtilerinin hem de eklem belirtilerinin daha da alevlenmesine yol açmaktadır.

Sedef hastaları, hastalıklarının meslektaşlarıyla, arkadaşlarıyla ya da aileleriyle olan ilişkileri olumsuz etkilediğini söylemektedirler:

* Hastaları %80’inden çoğuna göre hastalıkları günlük yaşam içinde orta ya da büyük bir problem oluşturmaktadır.
* Hastaların yaklaşık yarısı, hastalıkları nedeniyle öfke ve hayal kırıklığı hissttiğini belirtmektedir.
* Hastaların dörtte biri, hastalıklarının işlerini negatif etkilediğini ifade etmektedir.
* Hastaların neredeyse yarısı uyku problemi yaşamakta, üçte biri cinsel yaşamlarının etkilendiğini belirtmektedir.
* Hastaların %70’i hastalıkları nedeniyle çaresizlik duymaktadır.
* Hastaların %40’ından çoğuna göre, kendilerine sosyal ortamda negatif ayrımcılık yapılmaktadır.
* Kadınlar ve genç hastalar, sedef hastalığına bağlı psikolojik sorunlardan daha fazla etkilenmektedir. Sedef hastalığı lezyonlarının yüz, ön kol gibi görünür yerlerde ya da genital bölgelerde olması durumunda psikolojik bulgular daha sık görülmektedir.

Sedef hastalığının bu psikolojik yönü hastaların tedaviye uyumunu ve dolayısıyla da tedavi başarısını azaltmaktadır.

BAŞARILI BİR TEDAVİ İÇİN
Tedavide sadece hastalığın fiziksel bulguları değil hastanın kendi hastalığını algılamasını, bu algının yaşamın tüm yönleri üzerindeki etkisi ve hastanın tedaviden beklentileri de göz önünde bulundurmalıdır.

* Sedef hastalığı sizi yönetmesin, siz onu yönetin.
* Bulgularınızın azalması ya da ortadan kalkması için çeşitli tedavi seçenekleri size yardımcı olabilir.
* Doktorunuzla tedavi seçeneklerini konuşun.
* Tedavinize bağlı kalın.
* Farklı tedaviler denenmesinden çekinmeyin, bir tedavi bazı kişilerde işe yaramayabilir, bazı kişilerde ise çok etkin olabilir.
* Lezyonlarınızın alevlenmesine neden olan şeyleri (stres, cilt travması, bazı ilaçlar v.b.) bulmaya çalışın.
* Öfke, çaresizlik gibi duygularınızın doğal olduğunu kabul edin.
* Kendinizi izole etmeyin, duygularınızı paylaşın.
* Birisi size dikkatle baktığında alınmayın, bu sadece basit bir merak olabilir.
* Hastalığınız hakkında konuşmaktan kaçınmayın.


Kaynak:sedefleyasam

2 yorum:

  1. acil şifalar dilerim tüm hastalara..
    çok faydalı bir paylaşım olmuş..
    kutluyorum sizi..
    arkadaşım var sedef hastası ve hemen verdiyorum adresinizi..
    takipçinizim..
    bende bekliyorum sayfama..
    sevgiler...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sizin zaten takipçinizim. Arkadaşınıza da acil şifalar. Güzel yorumunuz içinde çok teşekkür ediyorum :)

      Sil